Chhim Sithar: Özgür Kalan Kamboçyalı Sendika Lideri İşçi Mücadelesini Sürdüreceğini Söyledi
Chhim Sithar, serbest bırakılan Kamboçyalı sendika lideri, 15 ay süren hapisliğinin ardından “NagaWorld çalışanları işçi mücadelesini sürdürmeye devam edecek” sözü verdi. Bu cesaret dolu cümle, uzun zamandır süregelen bir adalet arayışının sembolü haline geldi. Evet, bizim için adalet çok önemli; biz işçileriz! NagaWorld casino tatil köyünde yaşananları, işçi haklarını ve dayanışma ruhunu anlatmaya başlayalım.
NagaWorld İşçileri ve Sendika Mücadelesi
Hapis Cezası ve Mücadele İnisiyatifleri
Chhim Sithar, NagaWorld’deki işçi hakları mücadelesinde önemli bir figürdü. Bir yıl boyunca süren protestolar, Kamboçya’nın en büyük kumarhanesinde işçilerin haklarını savunmayı hedefliyor. Bu, Kamboçya tarihinde gerçekleşen en uzun grevdir ve ne yazık ki, hükümet tarafından şiddetle bastırılmıştır. 2022 Şubat ayında 200’den fazla protestocu gözaltına alınmıştır ki bu sayı, insanların nasıl bir korku içinde yaşadığını gösteriyor.
NagaWorld’deki Grev Nedenleri
Grev, NagaWorld’deki 373 işçinin haksız yere işten çıkarılmasının ardından başlamıştır. Sosyal adalet arayışıyla bir araya gelen işçiler, NagaCorp’un bu işten çıkarmaları sadece maliyetleri düşürmek için yaptığını söylemesine karşılık, bu uygulamanın yasadışı olduğunu iddia ettiler. Birçok işçi yetersiz tazminat paketlerini kabul etmemeyi tercih etti. İşçilerin, pandemiye dair protokolleri ihlal ettikleri gerekçesiyle gözaltına alınması, bu durumu daha da karmaşık hale getirdi.
Uluslararası Tepkiler ve Dayanışma
Sithar’ın tutuklanması, yalnızca Kamboçya’da değil, uluslararası alanda da büyük tepkilere yol açtı. ABD hükümeti, Kamboçya yetkililerine, işçi liderlerinin bir araya gelme ve barışçıl bir şekilde toplanma haklarına saygı gösterilmesi gerektiğini bildirdi. Birleşmiş Milletler de, bu eylemlerin bastırılmasını kınadı ve barışçıl toplanma hakkına saygı gösterilmesini talep etti.
Direniş Sürdüğünde Umut Biter Mi?
Sithar, “NagaWorld’deki sendika haklarını savunmaya devam edeceğiz. Çözüm bulana kadar grevlerimiz sürecek,” dedi. Ancak, adalet arayışının ne kadar süreceğine dair herhangi bir kesinlik yok. Yaklaşık üç yıl geçmiş olmasına rağmen, işçiler hala hak ettikleri adaleti bekliyorlar. Bu belirsizlik, hem bireyler hem de toplum için zorlayıcı bir süreçtir.
Kamboçya’daki Otoriter Yönetim ve Temel Haklar
Son yıllarda Kamboçya’nın otoriter hükümeti, sivil aktivistleri ve muhalifleri daha da baskı altında tutma çabası içine girdi. Human Rights Watch, bu durumun pandeminin başından beri artarak devam ettiğini bildirdi. Hükümet, olağanüstü hal yasaları ile özel telekomünikasyonları denetleme yetkisi edindi ve barışçıl gösterileri sınırlandırdı. İşçilerin haklarını savunmak için yapılan girişimleri baskılamak, yalnızca bu haklar için mücadele edenlerin sayısını artırıyor.
Sendika Hakkı Bir Hapsolmuşluk Olabilir Mi?
“Neden kimse hapiste kalmak istemez?” diye sormak gerek. Bu olgu, belki de Kamboçyalı işçilerin hissettiği korkuları daha da derinleştiriyor. Birlik olma korkusu, yani sendika kurma hakkını kaybetme korkusu, hapiste kalmaktan daha fazla korkutucu hale geliyor. Bu, işçilerin ve kimliklerinin ötesinde bir mücadeledir.
Sonuç olarak, Kamboçyalı işçilerin ve sendikaların yaşadığı bu zorlu süreçler, sadece bölge için değil, bütün dünyada işçi hakları mücadelesinin ne kadar önemli olduğunu gözler önüne seriyor. Çoğu zaman, bu mücadelelerin ne kadar derin olduğunu anlamak zor. Ancak bizler, adaletin bir gün tecelli edeceğine inanıyoruz ve umudumuzu kaybetmeyeceğiz.
Okuyucular, deneyimlerinizi ve bu konuda ne düşündüğünüzü bizimle paylaşın. İşçi hakları konusunda daha fazla bilgi almak için buraya tıklayın.
Birlikte adalet için savaşalım, toplumumuzun tüm sesi olalım. Bize katılın!